Kartepe

Kış aylarında sadece eve kapanıp oturmak mı gerekir illa? Halbuki hava bol oksijenli ve tertemiz. Karda yürüyüş yapıp  oksijene doymak dururken neden evde oturalım ki? Biz de hem kışın kasvetini atalım hem de tatili değerlendirelim diye Gezipero’nun Kartepe,Maşukiye,Abant Tur’una gidelim dedik. Yaşadığımız şehir gereği kayağa biraz uzak olsak da denemeye değer. Öncelikle havadan korkmayın Konya’dan çok daha yumuşak  bir havası var. Yani rahatça kabansız bile durursunuz Kartepe’de.

Yola alelacele çıkmak kadar güzel bir şey yok. Beklentisiz olduğun için muhakkak daha fazla eğlenirsin.Biz de aniden otobüste bulduk kendimizi. Konya-İzmit arası yaklaşık  7-8 saat. Turumuz öncelikle Maşukiyede zengin bir kahvaltı ile başladı. Gerçekten yok yoktu. Mıhlama, börek,peynirler, kızartmalar, bal ve kaymak… Bolca enerji topladıktan sonra Kartepe için tekrar otobüse binip yola koyulduk. Kıvrımlı yollardan tırmana tırmana kayak merkezine ulaştık.Alabildiğince beyazlık. Kalabalığı görmüyorsunuz bile.Çamlar pisti öyle güzelleştirmiş ki.Bu manzarayı görebileceğimiz bir yere oturup sıcacık sahleplerimizi içtik. Kayak takımlarını tepede  kiralayabilirsiniz. 50 liradan başlamak üzere markalara göre fiyatları artıyor. Bunları gün boyu kullanabilirsiniz. Pist oldukça büyük ve her seviyeye uygun pistler mevcut.Kaymak istemezseniz Teleseyije binebilirsiniz ya da zipline yapabilirsiniz.
 

Yaklaşık 3 saatimizi burada geçirdikten sonra Maşukiye’ye geçiyoruz.  Bence buranın adı aktiviteköy, adrenalinköy filan olmalı. Vakit  geçirmek için o kadar fazla seçeneğiniz var ki. Öncelikle vadide zipline yapabilirsiniz.Dev salıncağa binebilir,  AT V ya da UTV ile safariye çıkabilirsiniz. At ile gezebilirsiniz. Dev salıncağı mutlaka deneyin. Mini bungee jumping gibi.  Öğle yemeği için tercihinizi alabalıktan yana kullanabilirsiniz. Buranın balığı ve kaşarlı mantarı oldukça meşhur.

Öğle yemeğinden sonra Sapanca’ya geçiyoruz.  Burası çok sakin, huzur veren bir yer. Aynı adı taşıyan göl dingin.Buraya gerçekten el değmemiş. Doğası turizm yüzünden katledilmemiş. Burası tam kahve içmelik.İskelelerde güzel birer Türk Kahvesi içtik. Tüm yorgunluğumuzu attıktan sonra otele doğru yola çıktık.

Otelimiz Ankara ile İstanbul’un tam ortasında; Highway Otel. Konforlu güzel bir otel. AVM yanı olması  daha da güzel. Akşamınızı  burada değerlendirebilirsiniz.

Sabah 9’da otelden hareket edip Abant Gölü’ne gidiyoruz. Abant’a daha önce gelmiştim. Ama karlı halini ilk kez gördüm ve büyülendim.Abant Köşkü karlı daha bi güzel.Gölde bir Atatürk Köşkü var. Burası Atatürk’e hediye amacı ile yapılmış fakat  Atatürk kabul etmemiş. Sonrasında devlet büyüklerinin kaldığı bir ev olarak kalmış. Doğanın kalbinde yürüyüş yapacağınız mükemmel bir rota. Dilerseniz ata binebilir, faytonla da gezebilirsiniz.Etrafınızda dev çam ağaçları var. Göl donmuş , bembeyaz… Yürüyüş parkuru Hogwards yolu gibi masalsı.  Gölün etrafında bol oksijenli güzel bir yürüyüş yaptıktan sonra öğle yemeğinde sucuk ekmek yiyip programa devam ediyoruz.

Bir sonraki durağımız Gölcük… Burası gerçek anlamda kartpostal gibi… Göl burada da donmuş. Konukevi karlı daha da şirin. Burada çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.

Siz de  keyifli bir iki gün geçirmek isterseniz Gezipero‘yu ziyaret edebilirsiniz.